|
|
     
|
| Bremenliler, Shacktarlılar, martılar, vapurlar, fotoğraflar, sloganlar....... |
|
Bugün İstanbulu farklı biçimde gördüm. Bahsetmek istiyorum.. Önce Yıldızdaki 10 dakikalık sınavdan sonra ve garip ayakkabı alıştan ve biryerlerden sonra Eminönü tarafına gittim. Bugün maç var malum, başladı şimdi; bunu göreceklerim sonrasında hatırladım maç olduğunu..Yıldızda da Kızılay aracı gelmişti,kan vereyim dedim.Birşey bulaşma riskini teyit ettirdikten sonra verdim.Çokk üçük birşeydi ama uzun sürüyor.450 ml kan gitti,vücutta 5 litre=5000 ml var diye biliyorum. Hala ağrıyor yeri,ondan başka bir sorun yok.Yeşil gözlü bayan hemşire fazla efor sarfetme filan demişti ama tüm gün dolaştım,o da sorun olmadı.Vermeden önce yüzümde korku olduğunu söylemişti,5 dakika dinlenmek gerekirken hiç dinlenmeden gidişim ve vedikleri yiyecekleri yemeyişimi güzel cevap oldu sanırım. Kızılay sodası verdiler,elmalıydı;beğendim tadını. İçtim onu.Dün İbb de imişler,2 günartarda çalışma yormuş onları filan.Yarın tatilmiş....Böyleydi işte bu olay.Formda eşcinsel ilişkiye girme sorusu da vardı,en dikkat çekici sorulardan biriydi....Bir de para karşılığı ilişkiye girdiniz mi sorusu vardı.Ben bunu anlamadım ilk başta.Aslında mantığını anlamadım.Para karşılığı olmayan cinsel karşı cinsle ilişkiyi sağlıklı olarak mı görüyor nedir,anlamadım....Sordum,mıy mıy cevaplar..... Eminönünde vapur iskelesinde,hayır ilk dönerciye gittim(k). Kasada 3 kırmızı formalı vardı,turuncu formalı.Daha sonra anladım,Ukraynalılar...Direk muhabbete girdim,Aghaowadan filan bahsettim. Ben dediklerini pek anlayamıyorum,yanımdaki kişi anlıyordu.Bense konuşabiliyordum. Çocuğa (3 gençti) Lucescudan da bahsettim ve dedim ki bugün kupayı alırlarsa seneye Galatasaraya ya da Fenere gelir dedim.2-3 kez tekrarladım. Çocuk çok sinirlendi,yediremedi.Sanki küfür ettim. Lucescu gittiği takımları hep iyi yapıyor filan da demişti önceden. Daha sonra iyi şanslar filan deyiş....Ama döneri nasıl yiyorlardı.Dönerci Çelik e benzetti şu satırları yazan kişiyi o anlardan sonra. O an garip şeyler hissettim.Etrafımdaki kolların derinliğini dşünmedim değil. Daha sonra o dönercinin bahçe gibi yernde oturdum. Tramvay durağı vardı karşıda.Bir araç geldi,içinden birçok yeşilli indi,yani Bremenli...Vahşiler gibi bariyerlerin üzerinden atladılar,yola atlayıp karşıya geçtiler. Çok içmişlerdi zaten,belliydi.Ellerinde biralar.... Öyle bağırıyorlar,sadlırıyorlardı. Etrafta da polis filan çok vardı.Olay çıkmazdı. Zaten 2-3 günün ardından bugün okulda polis de gördüm. Biz otururken bayağı taraftar geçti.Çoğu yeşildi anlayamadığım biçimde.Sarışın genelde. Bir gruba erkeklerin çok iyi bileceği o ses tonuyla Shaktar- Donest diye bağırdım.Esprili hareketle dil çıkardı kız. Başka birisine Hitler selamı verdi yanımdaki arkadaş (bundan sonra ismi Emrullah). Karşılık filan gördü. Daha sorna vapurla Kadıköye geçtik.Vapurda doluydular yine. Yine çoğunluk yeşil.Bilgi vermek gerekirse,yeşiller yani Almanyalılar sarışın,genelde yeşil gözlüler.Erkeklerini bilmem ama kızları o maçlarda gördüğüm seyirciler gibi değiller.Dış görünüş açısından diyorum. Ukraynalılar ise çok az vardı. Bayanları genelde esmer kumral arasıydı ve gerçekten hoşlardı. Almanyalılar genelde 3-0 yaş üstüydü.Sanki turistlik geziye gelmişler gibiydi,ellerinde haritalar filan. Derken Kadıköye geldim.Sahilde filan bayağı vardı,vapurun karşısında dört kenarlı bir oturma yerini de işgal etmişlerdi.Yeşiller şuursuzca dolaşıyor gibiydiler.Ellerinde genelde Efes biraları.Bazen yabancı bir bira,yeşilimsi.Tuborga benziyor ama değil.Spielberg gibi birşeydi sanki. Ve en çok takdir ettiğim özelliklerinden biri hiçbirisinin elinde sigara yoktu yanan yanmayan...İçki zararsız demiyorum ama sigara kadar pis birşety değil.İçki de içilir,su da içilir ama duman çekmez insan.Basit bir duman kadar zararlı olmasa gerek.Bu yüzden takdir ettim onları. Sahilde 3 Ukraynalıyla büyük bir yeşil grup birbirine karşı yürürken dostluk eli uzattı yeşil.Almanyalılar çok güçlüler,çoğu upuzun ve çoğunda göbek var.Ukraynalı birinin elini sıktı ve uzun süre bırakmadı.Daha sonra bugün çok yaptıkları fotoğraf çektirdiler,araya bizimikiler filan da girdi. Dikkat ettiğim özelliklerden biri de çok rahattılar.Sanki kendi ülkeleri,şehirleri.Rahatça dolaşıyorlar,kaybolma tehlikeleri yok gibi.Sanki ezbere biliyorlar ya da bizim vatandaşlar gibi.Bizim Alamancıları da gördük de,Alamancı olmayanlar böyleydi. Belki önceden gelmişlerdir,bilemem de,uzun süre gidecek gibi görünmüyorlardı...(İşte firefoks farkı,bunları yazarken kapandı ve açtım,silinmemiş....) Kadıköy önünde büyük bir grup yeşillerden,bir gösteri tarzı birşey yaptı bir ara.Hepsi yere oturdu;Rooney gibi bir adam bağırıyordu Almanca birşeyler,onalr tekrarlıyordu.Fenerbahçe diye de bağırdı,birisi Galatasaray dedi,anlamadım.Türkiye diye bağırdı.Ben bir ara Hitler dediğini sanır oldum,yanımdakine sordum (Almanyalı).Olmadığını söyledi. Ve sonra dağıldılar. Vapurdayken bir ara,bir yeşil aslında yeşil değil bir taraftar ( vapurun üst katında ,açık havadatydık) atlet tişört tarzı şeyiyle o rüzgarda oturuyordu yanındakilerle.Havada soğuktu.Tabi Almanya soğuk yer,adam alışık flan.Sonra ben de çıkardım nazire olarak ( Luis Adriano gol attı dakika 25). Omuz genişliğimiz aynı sayılır da,benim kollarım biraz daha inceydi.Ve onunki tüysüzdü. Göğüs kılları ama fazlaydı.Ve Emrullahın farketmesiyle Alman usülünün gerçekliğine de şahit oldum bu kişi sayesinde. Hani vapurda satıcılar olur ya,red bull satan geldi bir ara.How much dedi,3 dedi.Çevirdik işte three liras filan.Derken adam aldı bir tane ve yanındaki 3-4 adama almadıyı bırakayım,sormadı bile vekendisine aldı sadece.Bu olay genelinin yansıtmıyor olabilir de,ilginç bir olaydı. Önceleri vapurdayken yeşiller dağılmış her yere.Tanımıyorlar da sanırım birbirlerini. Mesela alt kattaki geliyor fotoğraf çekmeye yukarı."Hemşehrisi" ni görüyor ama sğuk bakıştan öteye gitmiyorlar.Bunu çok gördüm bugün.Sanıyorum Galatasaray formasıyla oturanı farklı bir ülkede gören adam böyle yapmazdı.Bu da dikka ettiğim şeyelrden biriydi. Ve imrendim birşeye.Böyle 40-50 yaşındaik çiftler gelmiş ( bir de erkekleri genç gsöteriyor ) ,maça mı turistlik gezi mi önemli değil ama hayhatının olgunluk dönemlerine demir atmışken böyle birşeyi yapıyor olmalaı bende garip şeyler uyanadırdı Ama ne yazık ki ve lanet olsun ki içimdeki korları hala kıvılcımlı olan ateşi yakamadı,lanet olsun... Taraftarlar hakkında bunlardı sanırım.Beyoğlu mu nerde,Mematiyi gördüm,Kurtlar Vadisindeki.Yanında hoş bir bayan vardı,sanırım eşi.Sade giyinmişti.Hani maçtan çıkan utbolcular telefonla konuşuyormuş gibi yaparlar ya,muaattap olmamak için sorularla.Memati de öyle yapıyordu.Ama şunu söyleyeyim,fazla önemseyen yoktu.Arkasından bakan filan.Bu bende toplumda ayrıcalık olmadığı,insanların bazılarını önemli görmediği kendinden gibi şeyleri düşündürdü.Yani ünlü düşkünlüüğü açısından.Ama Polat olsa farklı şeyler olur muydu diye düşünmüyorum da değil. Obama meclise geldiğinde konuşmak için sıraya girip upuzun ( Naldo serbest vuruştan gol) kuyruklar oluşturan yüzkarası milletvekilerinden ibret almışlardır sanırım. Böyle gündü.Kolumda ağrı var bazen. Taraftarlar,başka birülkeye "final" için gelen taraftarlar etkiledi.Bir daha kaç sene sonra olur kimbilir burda....Umarım bizim takımlar da böyle şeyler yaşatır gidecek olanlara.Ben gitmeyi isterdim,sokaklarda dolaşmayı,elimde tesbih filan. Hayatta yapılacak güzel şeylerden biri olsa gerek takımını seyretmek için gitmek.Belki ulusal maç için olur önümüzdekinde.Maç hakkında isteğim,Mesut iyi oynasın ama Lucescunun Shaktarı alsın...Gerçekten o taraftarların heyecanlarını,çocukluklarını,hareketlerini,bağırışlarını,tiplerini,yemek yiyişlerini,tuttuğu takım forması atkısı şapkasıyla fotoğraf çektirmesi,vapurda kamerayla yol boyu çekmeleri(denize hasretler tabi), farklı kültürü görmeleri benim açımdan etkileyiciydi....Ama bu olmadan olmaz demiyorum.Türkiye takımlarından biri finale kalsında,gitmeyelim,seyretmek bile yeter....... Duy yeter........ |
gönderen: Battal Gazi - 20/05/2009 - 22:31
|
| Konu Hakkında Yapılan Yorumlar: |
| yorum yapan(tarih) | yorum |
| n\a (20/05/2009 - 22:47) | birader makinacımısın,gezgin willy mi? hiç vizen falan yok mu paso gezion |
| Battal Gazi (20/05/2009 - 22:53) | Hayır.Bilgisayarcıyım.Paso da gezmiyorum.Bugün esti işte.Sınav vardı mahvetti falan filan.Vizeler bitti,finaller kaldı işte.Saçma şeyler,sistem çıkmazları,buhranlar,çıkmaz sokaklar......... |
| n\a (20/05/2009 - 23:48) | bence sen kodların arasında yitip gitmişsin. |
| Battal Gazi (21/05/2009 - 00:07) | Yok olup gittik,silindik,ezildik,sindirildik.......... İsyan etmemek elde değil..... Yazıya gelince Taksim San Antuan kilisesi gezisini yazmayı unutmuşum. Güzel bir kısa geziydi o da... |
| 81onur38 (21/05/2009 - 00:42) | Gitti kupa |
| n\a (21/05/2009 - 00:43) | o kliseye ben de gittim. burgerking in arkasındaki ortodoks klisesine de git orası da baya ihtişamlı bi yer. |
| secretgate (21/05/2009 - 13:37) | Güzel yazmışsın takdir ettim.. :) |
| n\a (22/05/2009 - 18:05) | 'olasılıksız'daki David Caine gibi yazmışsın. |
| Battal Gazi (23/05/2009 - 06:22) | Sağolun. David Caine olayını anlamadım.Ben öyle ihtimallere kafa yormamıştım...... Kilisye aslında ihtişam için gitmemiştim ama yine de giderim oraya da |
