usis - mkm

AnasayfaDers Bilgi BankasıDers NotlarıSohbetİletişim
kullanıcı adı:     şifre:    Beni Hatırla       
Gecenin Kitabı...
Allah'ı İnkar Mümkün mü?(Şehbenderzade Filibeli Ahmed Hilmi)

Tasavvuf ve Batı felsefesi sahalarında derin bilgi ve vukufiyet sahibi olan; çok enerjik çok gayretli düşünürlerimizden Ahmed Hilmi nin kaleme aldığı Allah ı İnkâr Mümkün mü? isimli eseri kültür tarihimizin en önemli temel taşlarından birisidir.

Esas itibariyle "Vacibü l-Vücudu Namütenahiyi" yani Allah ı ispat gayesiyle yazılmıştır.Materyalist ve ateistlerin ileri sürdükleri delil ve sebepleri açık ve net bir şekilde muhakeme etme ve onları eleştiri imkanı verir. Konuları itibari ile eser kısmen de Felsefe Tarihi görevini yerine getirebilmektedir. Okuyucular bu eseri dikkatle inceleme imkânı bulurlarsa İslâmî konulardaki yarım yamalak devşirme bilgilerden kurtulup yeni bir biçimde gerçekleri anlama imkanı kazanırlar. Bu eserin zihninizi bulandıran pek çok cevapsız soruya doğru cevap vereceği inancını taşımaktayız.

Allah'ı İnkar Mümkün müdür? Atatürk'ün Hayatını Değiştiren Kitap

Atatürk 'ün üç günde okuduğu ve geleceğin Türkiye 'sini inşa ederken görüşlerinden yararlandığı önemli eser...
Atatürk 'ün 3 Günde Okuduğu Kitap!
Atatürk 'ün okumaya düşkünlüğü ve kitaplara verdiği önem herkes tarafından bilinir. Daha Selanik 'te bulunduğu gençliğin ilk dönemlerinden itibaren zamanın büyük kısmını okumakla geçiren Atatürk okumakta olduğu kitaplardan edindiği fikirlerle de ufkunu genişletilmiş bu şekilde sadece kendi geleceğini değil bir ulusun geleceğini çizmiştir.
2. Meşrutiyet döneminin ünlü düşünürlerinden Şehbenderzade Amhed Hilmi tarafından kaleme alınan "Allah 'ı İnkar Mümkün müdür?" de Atatürk 'ün üç günde okuduğu ve geleceğin Türkiye 'sini inşa ederken görüşlerinden fazlasıyla yararlandığı önemli eserlerden biridir.
Şehbenderzâde Ahmed Hilmi bu eseri aslında Allah 'ın varlığını kanıtlamak ve felsefede küfrün niteliğini belirtmek amacıyla yazmıştır.
Ancak eserin "Okuyuculara Birkaç Söz" başlıklı giriş bölümünde yaptığı değerlendirmelerde Osmanlı İmparatorluğu 'nun bulunduğu siyasi sıkıntılara değinerek bu konunun çözümü için önemli fikirler de ileri sürülmüştür.
Atatürk düşünce yapısını büyük oranda etkileyen bu eser aracılığıyla Auguste Comte ve Pozitivizmle tanışmış... Dini ideolojiye karşı fen bilimlerinin yükselişinin farkında varmış ve "Hayatta en hakiki mürşidin ilim olduğu" inancının temellerini atmıştır.

Can DÜNDAR Yorumluyor....

Mustafa Kemal, Şehberderzade Ahmet Hilmi'nin "Allah'ı inkar mümkün müdür" adlı kitabını okuduğunda 35 yaşındaydı.

19 Kasım 1916 Cumartesi gecesi Doğu cephesindeki bir çadırın içinde altını çizerek okuduğu bu kitaptan çok etkilenmiş ve ertesi gün not defterine şunları yazmıştı:

"Allah'ı İnkar Mümkün mü?' eserini bitirdim. Bütün filozofların, çeşitli dinlere bağlı olan natüralistlerin, akılcıların, materyalistlerin, hukukçuların, düşünürlerin, tasavvufçuların tümü, ruhun var olup olmadığını, ruhun ve maddenin bir ya da ayrı olup olmadığını, ruhun kalıcı olup olmadığnı inceliyor."

Bir dünya savaşının tam ortasında kendi teorik yapılanmasını inşa etmeye çalışan bu genç adam, kitabın açtığı tartışmayı böylece özetledikten sonra kendi tavrını şu cümleyle ortaya koyuyordu:

"Bu incelemelerde, bilim ve fenne dayananlar kabul edilebilir".

Tarihçi Şerafettin Turan'a göre bu kitap "Atatürk'te devrimci görüşler uyandırmış"tı. (Atatürk'ün Düşünce Yapısını Etkileyen Olaylar Düşünürler, Kitaplar, TTK Yayınları, Ank. 1989) Okudukça, "hayatta en hakiki mürşidin ilim olduğuna" inancı pekişiyordu. Kitapta, "August Comte ve Düşüncesi" başlıklı bölümde dini ideolojiye karşı fen bilimlerinin geliştiği yeni çağın düşünürü olan Comte tanıtılıyordu.

Atatürk, Fransız aydınlanmasının diğer düşünürleriyle çoktan tanışmıştı. Rousseau'yu Harbiye'den biliyordu. Onda derin izler bırakan Voltaire'den metafiziğe karşı bilimin ve aklın üstünlüğünü öğrenmişti. Voltaire, Hıristiyanlığı ilerlemenin baş düşmanı olarak görüyor, Kitab-ı Mukaddes'i yorumlamaya çalışıyor, kiliseyi alabildiğine eleştiriyordu.

Atatürk'ün 1930'larda yazdıkları, bu aydınlanma ışığının izdüşümleridir.


Larva Yorumluyor...

Hayatta En Hakiki Mürşid İlimdir.

Ahmed Hilmi veya daha çok bilinen ismiyle Şehbenderzâde Filibeli Ahmed Hilmi (1865-1914) tanınmış Türk mutasavvıf ve düşünürü. Vahdet-i Vücud inancının sadık takipçilerinden olan Ahmed Hilmi, çağdaşı maddeci düşünürleri yoğun biçimde tenkit etmiş, anti-maddeci eserler kaleme almıştır.

Osmanlı'nın Son Dönemlerin de,Kendi Adına Bir Aydınlama Yaşıyan, Ahmet Hilmi,İnsanlığa ışık Tutması adına Bir çok eseri Kaleme Almıştır...Bu eserlerin hiç birini Tamamlıyamadan,En verimli Çağında Masonlar Tarafından, Bakırla Zehirlenerek Öldürülmüştür..

Günümüz Türkçesine Çevrilen ve düzenlenen bir kaç kitabı vardır.Bunların Başında Muazzam bir Hayal Gücü ile yazılmış ve sizi hayalin derinliklerinde yüzdüren a'mak-ı hayal kitabı gelir.Üniversite Gençliğinin Okumadan geçmemesi gereken, nadir klasiklerdendir...


gönderen: Larva - 29/04/2009 - 23:11
 Konu Hakkında Yapılan Yorumlar:

HİÇ YORUM YOK, İLK YORUMU SEN YAP!

Yorum Ekle

 
a305teyim.com © 2007 - forzamakine tarafından hazırlanmıştır.
a305teyim.com YTÜ makine mühendisliği öğrencileri tarafından hazırlanmış olup, burada yazılan hiçbir içerikten sorumlu tutulamaz. yazılan her yorum kişinin kendisine aittir.
a305teyim.com üyelerinin kişisel verilerini saklı tutar, başka kurum ya da kuruluşlarla paylaşmaz ancak gerektiğinde yasal mercilerin istemesi üzerine bu bilgiler aleyhinize kullanılabilir.