Can Dündar' dan |
Aşık Olmadan Bir Düşün Evinin seni içine sığdıramayacak kadar dar olduğunu fark edeceksin... Sokağa fırlayacaksın... Sokaklar da dar gelecek... Tıpkı vücudunun yüreğine dar geldiği gibi... Ne denizin mavisi açacak içini, ne pırıl pırıl gökyüzü... Kendini taşıyamayacak kadar çok büyüyecek, bir yandan da kaybolacak kadar küçüleceksin... Birileri sana bir şeyler anlatacak durmadan... "Önemli olan sağlık "Yasamak güzel." "Bos ver, her şey unutulur." "Sen hiçbirini duymayacaksın... Göz yaşlarından etrafı göremez hale geleceksin... Ondan ölmesini isteyecek kadar nefret edecek, az sonra kollarında ölmek isteyecek kadar çok seveceksin... Hep ondan bahsetmek isteyeceksin... "Ölüme çare bulundu" ya da "Yarın kıyamet kopacakmış" deseler başını kaldırıp Ne dedin?" diye sormayacaksın... Yalnız kalmak isteyeceksin... Hem de kalabalıkların arasında kaybolmak... İkisi de yetmeyecek... Geçmişi düşüneceksin... Neredeyse dakika dakika... Ama kötüleri atlayarak... Onunla geçtiğin yerlerden geçmek isteyeceksin... Gittiğin yerlere gitmek... Bu sana hiç iyi gelmeyecek... Ama bile bile yapacaksın... Biri sana içindeki acıyı söküp atabileceğini söylese,kaçacaksın... Aslında kurtulmak istediğin halde, o acıyı yasamak için direneceksin... Hayatının geri kalanını onu düşünerek geçirmek isteyeceksin.... Aksini iddia edenlerden nefret edeceksin... Herkesi ona benzetip... Kimseyi onun yerine koyamayacaksın... Hiçbir şey oyalamayacak seni... İlaçlara sığınacaksın... Birkaç saat kafanı bulandıran ama asla onu unutturmayan… Sadece bir müddet buzlu camin arkasından seyrettiren... Bütün şarkılar sizin için yazılmış gibi gelecek... Boğazın düğümlenecek, dinleyemeyeceksin... Uyumak zor, uyanmak kolay olacak... Sabahı iple çekeceksin... Bazen de "Hiç güneş doğmasa" diyeceksin... Ne geceler rahatlatacak seni ne gündüzler... Ölmeyi isteyip, ölemeyeceksin... Belki çivi çiviyi söker diye can havliyle önüne çıkana sarılmak isteyeceksin Nafile... Düşüncesi bile tahammül edilmez gelecek... Rüyalar göreceksin, gerçek olmasını istediğin... Her sıçrayarak uyandığında onun adini söylediğini fark edeceksin... Telefonun çalmasını bekleyeceksin... Aramayacağını bile bile... Her çaldığında yüreğin ağzına gelecek... Ağlamaklı konuşacaksın arayanlarla... Yüreğin burkulacak... Canin yanacak... Bir daha sevmemeye yemin edeceksin... Hayata dair hiçbir şey yapmak gelmeyecek içinden... Onun sesini bir kez daha duymak için yani tutuşacaksın... Defalarca aradığı günlerin kıymetini bilmediğin için nefret edeceksin... Yaşadığın şehri terk etmek isteyeceksin... Onunla hiçbir aninin olmadığı bir yerlere gidip yerleşmek... Ama bir umut... Onunla bir gün bir yerde karsılaşma umudu... Bu umut seni gitmekten alıkoyacak... Gel gitler içinde yaşayacaksın... Buna yasamak denirse... Razı mısın bütün bunlara...? Hazır mısın sonunda ölüp ölüp dirilmeye...? O halde aşık olabilirsin..... __________________ can dündar |
gönderen: sTaRs - 02/03/2007 - 23:36
|
Konu Hakkında Yapılan Yorumlar: |
yorum yapan(tarih) | yorum |
jgh (05/03/2007 - 03:11) | isyanım yok can acıtana....dS:D |
sTaRs (05/03/2007 - 10:32) | can dündar'a göre kadın... Çocuk gibi davranmayı sever Erkegin kendisine bir cocuga gösterdigi sefkati göstermesini de ister.. Bir cocugu oksar gibi incitmekten korkarak oksamalidir erkek kadını.. Ama her kadın cocukca da olsa dinlenilmesini, dikkate alinmasini ister. Yani bir kadının cocukluk yapmasina izin vereceksiniz, ama asla onu bir çocuk olarak görmeyeceksiniz.. Bir kadın güçlüdür aslında. Hatta erkeklerden çok daha güçlüdür. Ama bu gücünü her zaman ortaya koymasini sevmez. Ister ki erkegin gücü kendisine huzur versin. Kendi kendine yapabilecegi seyleri bile erkegin yapmasini bekler. Böylece hem daha kadın oldugunu hissedecektir hem de erkeginin ne kadar güçlü oldugunu görecektir. Ancak kadın gücünü göstermek istediginde onu engelleyemezsiniz. Yapmak istedigi bir sey varsa mutlaka yapar. Bir kadın sevgilidir aslında. İçinde her zaman sevgiyi tasir. Sevdiklerinden kolay kolay ayrılamaz. Sevdiklerini kolay kolay kıramaz.. Zor sever ama tam sever. Bir kadının tam anlamıyla sevebilmesi için yüreginin kabul ettigini beyninin de kabul etmesi gerekir. Ve sevmezse de onu asla sevmeye zorlayamazsınız. Belki kolayca yüregine girebilirsiniz. Ancak beyninde yer etmemisseniz her an terk edilebilirsiniz. Sevmedigi halde terk etmeyen kadinlar da var elbette. Bunun nedeni ise engelleyemedikleri "acımak" duygusudur. Bir kadın yalnızdır aslında.. Hiçbir zaman kadını bütünüyle elde edemezsiniz.Kendisine ait bir dünyasi vardir ve orada hep yalnızdır. O dünyaya kimsenin girmesine izin vermez. Hiçbir anahtar o dünyanin kapısını açamaz.. Yalnızlık onun sıgınagıdır. O sıgınaga ne zaman girecegine, ne kadar kalacagina hep kendisi karar verir. Sıgınaktayken oradan çikmaya zorlarsaniz onu sonsuza dek kaybedebilirsiniz. Bir kadın bilgindir aslında. Neler yapabilecegini erkek akli hayal bile edemez. Yaratıcılıgının sınırı yoktur. Ama bunu ortaya çıkartmak için hayatının erkegini bekler. Hoyratça harcamaz yaratıcılıgını sadece erkegine saklar. Bir kadının gerçek erkegi olmayi basarabilmisseniz çok sanslisiniz demektir. Çünkü yasamınız asla sıradan olmayacaktır.. Bir kadın hayattır aslında. Çünkü hayatın içinde olan her sey ancak kadınlar oldugunda anlam kazanıyor. Yemek yemek, su içmek bile. Bir kadının elinden içtiginiz suyla kendi kendinize bardagi doldurup içtiginiz su arasindaki lezzet farkını anlayabiliyor musunuz? Anlıyorsanız ne mutlu size. Anlamıyorsanız, ne yazik ki yasamıyorsunuz.. CAN DÜNDAR |
duty (05/03/2007 - 21:43) | şiir yasak arkadaş S: |
sTaRs (11/03/2007 - 16:55) | O olmazsa yaşayamam." demeyeceksin. Demeyeceksin işte. Yaşarsın çünkü. Öyle beylik laflar etmeye gerek yok ki. Çok sevmeyeceksin mesela. O daha az severse kırılırsın. Ve zaten genellikle O daha az sever seni, Senin O'nu sevdiğinden. Çok sevmezsen, çok acımazsın. Çok sahiplenmeyince, çok ait de olmazsın hem. Çalıştığın binayı, masanı, telefonunu, kartvizitini... Hatta elini ayağını bile çok sahiplenmeyeceksin. Senin değillermiş gibi davranacaksın. Hem hiçbir şeyin olmazsa, kaybetmekten de korkmazsın. Onlarsız da yaşayabilirmişsin gibi davranacaksın. Çok eşyan olmayacak mesela evinde. Paldır küldür yürüyebileceksin. İlle de bir şeyleri sahipleneceksen, Çatıların gökyüzüyle birleştiği yerleri sahipleneceksin. Gökyüzünü sahipleneceksin, Güneşi, ayı, yıldızları... Mesela kuzey yıldızı, senin yıldızın olacak. O benim." diyeceksin. Mutlaka sana ait olmasını istiyorsan bir Şeylerin... Mesela gökkuşağı senin olacak. İ lle de bir şeye ait olacaksan, renklere ait olacaksın. Mesela turuncuya, ya da pembeye. Ya da cennete ait olacaksın. Çok sahiplenmeden, Çok ait olmadan yaşayacaksın. Hem her an avuçlarından kayıp gidecekmiş gibi, Hem de hep senin kalacakmış gibi hayat. İlişik yaşayacaksın. Ucundan tutarak... Can YÜCEL |